Ödüllü yazar Gürsel Korat edebiyatseverlerle buluştu – KÜLTÜR SANAT

Nilüfer Belediye Kütüphanesi yönetimi tarafından 2007 yılından bu yana düzenlenen “Edebi Kazılar” toplantısı, Türk edebiyatının değerli yazarlarını Nilüferli edebiyatseverlerle buluşturmaya devam ediyor.
Anadolu'ya dair gözlemleriyle bölgenin kozmopolit yapısını ve tarihini ustalıkla yazan ödüllü yazar Gürsel Korat, edebiyat kazılarında moderatörlüğünü Hakan Akdoğan'ın yaptığı söyleşide keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. Aynı zamanda eğitimci ve gazeteci olan öykü, senaryo, roman, eleştiri ve oyun gibi farklı türlerde eserler üreten yönetmen ve yönetmen kimliğiyle de tanınan çok yönlü sanatçı Gürsel Korat, Akkılıç Kütüphanesi'nde Nilüfer okurlarıyla buluştu. Korat, kendine özgü üslubu ve bakış açısıyla 1915 Ermeni olaylarını anlattığı Unutkan Ayna adlı romanıyla zamana, insana ve edebiyata dair düşüncelerini katılımcılarla paylaştı.DUYU ORGANLARINI HAREKETE GEÇİREN ROMANLARDuyu organlarını harekete geçirerek okuyucuya “Ben oradaydım” dedirten romanlar yazmak istediğini söyleyen ödüllü yazar Gürsel Korat, şunları söyledi: “Görme, hissetme ve dokunma üzerine yazmaya çalışıyorum. ” okuyucunun kollarına duyularla algılanabilen bir roman bırakmak” diyen Korat, hikâyelerini hızlı anlatmayı seven bir yazar olduğunu belirterek, “Zamanın akışıyla ilgileniyorum. Anlatırken duvardaki saatin nasıl çalıştığını düşünüyorum. Hikâyeyi anlatmaya başladığınızda zamanın nasıl aktığını bilmeniz gerekir. Mesela 'Rüya Körü'de 40 yılı 220 sayfada koyarken, 'Unutkan Ayna'da 10 günü 330 sayfada anlattım.” Gürsel Korat, karakterlerinin sadece mevcut durumunu değil, aynı zamanda şimdiki durumlarını da yansıtmaya çalıştığını vurguladı. geçmişlerini ve yanlarında taşıdıkları zamanı anlattı ve şöyle dedi: “Gördüğümüz insanlar, gördüğümüz insanlardır. Onlar şu anki insanlar değil. Aynı zamanda bunların içinde bir zaman vardır; Seni bir yere götürdüklerinde. Bu sorunu 'Unutkan Ayna'da bazı karakterler üzerinden ele aldım. Benim edebiyatımda sadece süreler değil zamanın kendisi de vardır. Aynı zamanda uzay ve zamanın birbirine bağlanmasıyla da ilgileniyorum. Farklı zamanlarda aynı yerdeyiz. Akkılıç Kütüphanesi'ne 2016 yılında geldim, şimdi yine buradayım ama 2016'nın ben'i artık yok. Bu bizim felsefi konumumuzdur. Sorun lokasyon yani mekan bulmakta. Uzay varsa, kaçınılmaz olarak zaman da vardır. Yani zaman uzaya bağlıdır. Uzay varsa zaman nerede? Sadece şu anda. Hep şimdiki zamanlar varken, geçmişi şimdi ve gelecek olarak ayırmak ne kadar doğru olur?” Yazar Gürsel Korat, tarih sahnesinde daha önce kimsenin bahsetmediği sıradan insanların hikâyelerini anlatmak istediğini vurgulayarak, “Ben Lisede tarih derslerinden ve edebiyattan nefret ediyordum. Mekanik temelli eğitimden uzaklaştım. Yeni tarihselcilik hareketi bana farklı bir bakış açısı sundu. Borat, “Bu bakış açısını tüm kitaplarıma yansıtmaya çalıştım” dedi. Röportajın son bölümünde ise katılımcıların sorularını yanıtlayan Borat, okurların kitaplarını da imzaladı. Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir