Son dakika: Kurmaylarıyla görüşmüştü! Kılıçdaroğlu’ndan canlı yayında ‘değişim’ çıkışı: “Olacak tabi ama…”
Son Dakika: Seçimlerde istediği sonucu alamayan muhalefette değişim sesleri yükselirken; Kongreye gitmeye hazırlanan CHP’de Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, 28 Mayıs seçimlerinin ardından ikinci kez canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dün genelkurmayda 81 il başkanının katılımıyla gerçekleşen ve 8,5 saat süren kritik toplantının ardından yaptığı iddia edilen açıklamaların ilgisini çeken Kılıçdaroğlu, ‘değişim’ çağrıları ve içerideki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TELE 1’de parti.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
- Cumhuriyet tarihimizde böyle kirli bir seçim kampanyası görülmedi. Yani yalan ve dolandırıcılık kampanyası hiç olmadı. Montaj videolarına sığınan cumhurbaşkanlığı koltuğuna dolandırıcı oturamaz. Bunları söyledim. Öncelikle Saray’ın ahlaki meşruiyetinin sorgulanması gerektiğini söyledim. Medya bundan bahsetmedi. Neden tartışılmıyor?
“DEĞİŞİM DEĞİŞECEK”
- Burada bir hatamız var. Hatamız, iç tartışmaları kendi içimizde başlatmamızdır. Hatamız burada başlıyor. Değişime en açık parti CHP’dir. Bir parti, çağı takip etmeseydi, asır yaşamayacaktı. Tüm değişime öncülük eden ve değişimin standart taşıyıcısı olan parti için değişime öncülük etmek. Evet, değişime öncülük edeceğiz. Dönüşümün önünü açacağız. CHP’nin kuruluş felsefesi budur. Zaten yapıyoruz, yapmak zorundayız. Ama değişim kendi kuralları içinde gerçekleşecektir.
- Bir kişinin isteği ile olmuyor. Elbette değişiklikler olacak, neden olmasın. Yasal zeminde bir değişiklik olması gerekir. Kongrenizi yaparsınız, adaylar dışarı çıkar. İl başkanlığı ve ilçe başkanlığı kongrelerini bizden başka yürüten parti var mı? Bunların hepsini yapıyoruz. Her türlü eleştiriye açık bir partiyiz. Eleştiri parti disiplini olmamalı. Herhangi bir eleştiriden ders çıkarmak parti liderlerinin görevidir.
EKREM İMAMOĞLU’DAN AÇIKLAMALAR
- Elbette partimizde herkes cumhurbaşkanlığına aday olabilir. Ekrem Bey koşacaksa ilk koşan o değil. Toplumlar ayrı, partiler ayrı. Partiyi bir iş olarak düşünemezsin. Bu fark bilinmelidir. Tabii ki aday olabilir. Ekrem başarılı bir belediye başkanıdır. Seçimlerde büyükşehir alınır, belediye meclisi de alınır. Bundan sonra hiçbir sorun olmayacak.
“HİÇ KABUL ETMİYORUM. EKREM GÖREVLERİNE DEVAM EDECEK”
- Ama CHP’nin bu insanların, İstanbulluların oylarıyla satın aldığı bir komünü asla ama asla almayacağım ve AK Parti’ye teslim etmeyeceğim. Bunu asla kabul etmeyeceğim. Ekrem görevine devam edecek. Ben fikrimi beyan ettim, bunun dışında parti içi tartışmaya girmem.
‘Aday olacak mısınız?’ SORUNU CEVAPLA
- Aday olduğumu söylemedim. Aday olursam, bu bir şey. Delegelerin iradesine ipotek koyamam. Her ortamda demokrasiyi savundum.
İTTİFAK YEREL SEÇİMLERE KATILACAK MI?
- Günün şartlarını göreceğiz. Gerekirse bu talep seçime katılacak belediye başkan adaylarımızdan gelecektir. Ama belediye başkan adaylarımızın hepsi ittifak yokmuş gibi çalışmak zorunda. Belediye başkanlarımız gerçekten tarih yazıyor tüm engellere rağmen. Beş maske dağıtamayan iktidardan belediyesinin tüm vatandaşlarına maske dağıtan bir belediye düşünün. Yiyenin karnını doyuran bir belediye. Depremin üzerinden bir türlü çıkamayan bir siyasi iktidardan depremin ertesi günü 11 ile ulaşan belediyelerimiz. Bundan yararlanmayalım. Tüm engellemelere rağmen belediye başkanlarımız çok başarılı oldu. Onlara ‘hiç şikayet etmeyeceksin, var olan engelleri aşacaksın’ dedim.
Yerel seçimlerde gerekli başarıyı yakalayacağımızı kimse unutmasın. Çok daha yüksek bir hedefe odaklandık.
“İSTANBUL’DAKİ KUTLAMALARA GİTMEYECEĞİM”
- Bu akşamki etkinliğe davetliyim, muhtemelen gidemeyeceğim ama güzel bir mesaj göndereceğim. Bunu bir şenlik havasında yapacaklar.
81 İL CUMHURBAŞKANINDAN AÇIKLAMALAR
- 81 il başkanının yaptığı açıklama beni desteklemek için değil. Bu toplantı son seçimin değerlendirme toplantısıdır. İl başkanları değerlendirip rapor hazırlamalı. Çarşamba günü davet ettim, geldiler. 39 il başkanımız söz aldı, kimi zaman eleştirdi, kimi zaman övdü. Her arkadaşımız bir seçim değerlendirmesi yaptı. Bundan sonra ne yapılması gerektiği konusunda bazı arkadaşlarımız fikirlerini beyan ettiler. 4 il başkanımız bir metin hazırladı. Diğer arkadaşlarla anlaştılar. Bu bir destek olmaktan çok nasıl ortaklaşa bir yol haritası çizmemiz gerektiği çerçevesinde hazırlanmış bir metindir. Kim olursa olsun hiçbir il başkanımız, cumhurbaşkanlığını itibarsızlaştırma eleştirilerini sindiremiyor. Başkan olarak beni eleştiren kişinin bile geçerli bir eleştirmen olması gerekir. Bu makamı suni eleştirilerle itibarsızlaştırmaya çalışıyorsanız, il başkanlarımız itiraz eder. Hazırlanan metne hiçbir şekilde müdahale etmiyorum.
(İmamoğlu’nun il başkanlarının açıklamasına tepkisi) Onu tanımıyorum, ona olanları anlattım.
-
Ön elemeyi en çok isteyen benim. 600 kişiyi neden ben belirlemeliyim veya neden PM veya MYK belirlemeliyim? Neden 8 milletvekili seçelim? Organizasyon belirlesin, buna katılıyorum.
- Grubumuzun başkan yardımcılarından biri Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde CHP teşkilatında kadın olmuştur. Yönetim kurulu başkanlığında da üç arkadaşımız var. Kadını daha görünür kılan bir yapı ortaya çıkıyor. Yine MYK’de daha çok kız arkadaşımız oldu. Ama bu il ve ilçelerde olması lazım. Ben de kendilerine genelge ile cinsiyet kotası ve kanunun öngördüğü gençlik kotasını yaptırmak istiyorum dedim. Bunlar olmadan bir aday listesi onaylanmasın diye uyarılarımı yapacağımı söyledim.
ÇIKARLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ
- (Mehmet Şimşek ve Cevdet Yılmaz’ın BAE ziyareti) Para istiyorlar. Sana bedava uçağı veren adam bedava parayı vermeli o zaman. O uçağı bedava verdiklerini sanmıyorum, karşılığında bir şeyler verdiler. O da görünecek. Neden sana bedava uçak versinler, sen dilenci misin? Türkiye’yi bu duruma soktular. Hazine ve Maliye bakanını seçip ‘bunu yapacaksın’ diyen Batı’nın tefecileri. Merkez bankası başkanı olarak yapacaklarını söylüyorlar. İstediğini Hazine ve Maliye Bakanı yapayım, istediğini de Merkez Bankası Başkanı yapayım. Merkez bankası başkanı hakkında dava var. Milli Mücadele’de savaşan Türkiye Cumhuriyeti, Batı’nın taleplerinin yerine getirilmesini sağlayacak bir devlet midir? Ne olduk? Geleceğim, burada olacak, sana para vereceğim diyor. Ne kadar; yüzde kırk. Olmazsa olmaz diyor. Faizler yükseldi, dolar yükseldi. Şimdi sormalıyız; Dün Kur’an’dan bahsediyordun, faizden bahsediyordun, Nas’tan bahsediyordun, ahlaktan bahsediyordun, ne oldu? Peki ya inancın? Faiz oranını sıfıra nasıl düşürürsünüz? Neden milletine yalan söyledin, bu ahlaksızlık değil mi? Yalan söylemek ahlaksızlık değil mi? Neden bu milleti kandırdın? Bu millete yalan söylemek göreviniz mi? Batılı tefeciler Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanını seçiyor. Batının tefecileri, Batının oligarkları bu ülkenin Merkez Bankası Başkanını seçiyor. Yetmez diyorlar, istediğimiz faizi yapacaksınız. Devleti soymak. Allah aşkına Kemal Bey izleyecek mi? Ahlak diye bir şey var.



Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.